sosyal-fobi-belirtileri-nelerdir
Sosyal Fobi Belirtileri Nelerdir?

<p>Şimdi sosyal fobi belirtilerini ortaya koymadan önce sosyal fobi hangi ortamlarda ortaya çıkar? Bununla birlikte belirtileri ortaya koyarsak çok daha anlaşılır olur. Mesela yeni tanıştırılan insanlarla karşılaştıklarında sosyal fobi yaşayabilir kişiler. Efendim otorite kişiler mesela amirler, hocalar, yöneticiler üst düzey yöneticilerle karşılaştıklarında bunu yaşayabilirler ki bu çok sık karşılaştığımız bir şeydir. Öyle ki Bazı insanlar çok işlerinde çok başarılı oldukları halde efendim bakan gelir, genel müdür gelir, bana işte bir sunum yaptırırlar. İşte sunum yaparım, rezil olurum düşüncesinden dolayı hep kendilerini geri atıp verilen önemli mevkileri reddederler. Mesela vali olabilecekken vali olmayı kabul etmez. Veya bir yere genel müdür olacağına işte bir yerde çok küçük bir şubede müdür olarak kalmayı tercih ederler. Sonuçta sosyal fobi bu düşünce onun kariyerini de etki eder. Yine eh işte tahtaya öğrenciler tahtaya kaldırıldığı zaman, işte sözlü yapıldıklarında veya bir sunum yapacaklarında sosyal fobi, reaksiyon yaşayabilirler. Efendim karşı cinste karşılaştıklarında ki bu en yaygın olan eh şey sosyal fobi modellerindendir. Eh karşı cinse karşı hep sürekli rezil olacak, yanlış yapacak veya işte efendim yanlış anlaşılacak bir şey yapacak düşüncesiyle birlikte kaçınma Susar. Dut yemiş bir güle döner. Yani eh sonuçta eh kız erkek ilişkilerinde eh her iki tarafın da kendilerini anlatması konuşabilmeleri son derece önemlidir ama bu kişi konuşamadığından dolayı çoğu zaman ya kaçınır ya da ilişkileri eh yarıda kesmek zorunda kalır. Mm hatta bazı öğrenciler, eh öğrencilerin de çok sık gördüğüm bir şeydir bu. Bazı erkek öğrenciler eh kendilerini geri çektiler işte, çağrıldıkları zaman, bir yerlere gitmekten eh kaçınırlar. Bu kaçınma işte çok cool davranıyor veya kendini aşırı güvenli veya bizi beğenmiyor şeklinde algılanıp dışlanmalarına bile yanlış değerlendirmelerine bile sebebiyet verebiliyor. Yani sonuçta kişinin izlendiği, gözlendiği eleştirileceğini düşündüğü, rezil olacağını düşündüğü her ortam bir sosyal komik ortam olarak karşımıza çıkıyor. Ve bu kişi burada bu tür ortamlarda mesela önemli şeylerden bir tanesi de sahne korkusudur. İşte çıkar. İşte bu tiyatrocular da veya işte müzisyenlerde de çok sık gördüğümüz bir şeydir. Sahne korkusu, sahneye çıktığı zaman yanlış yapacak, yanlış çalacak, yanlış söyleyecek, sesinde bir efendim çatallaşma olacak korkusuyla. Kişi aşırı kaygı yaşar ve sahne performansını ileri düzeyde düşme yaşayabilir. Sonuçta sosyal fobi belirtileri bu ortamlarda ortaya çıkan aşırı heyecan, aşırı kaygı, endişe işte ııı terleme, titreme, seste işte çatallaşmak ve dikkat dağınıklığı gibi belirtilerle seyreden bir rahatsızlıktır.</p>

corona-virus-stresi-ile-bas-edebilmek-icin-neler-yapilabilir
Corona virüs stresi ile baş edebilmek için neler yapılabilir?

<p>selam sevgili dostlar merhaba malumunuz dünyayı sarsan bir salgınla karşı karşıyayız corona virüs.&nbsp;Bunlar top yekûn insanlık olarak mücadele ediyoruz inşallah bu mücadeleyi kazanacağız ve sevdiklerimizle birlikte de bizim elimizdeki en büyük hakkımız olan yaşamlarımızı da kurtararak güzel günlerde yine güzel şeyler yaşamaya devam edeceğiz. Ancak o zamana kadar bazı önlemler almamız bazı tedbirlere riayet etmemiz gerekiyor. Bunları zaten Hepimiz konuşuyoruz kitle iletişim araçlarında bütün herkese artık onlar da bilinçli duruma geldi bu uygulamaların insanlar olsada çoğunluğumuz uyguladığını görüyoruz.&nbsp;O da bu uygulayanların sayısının artmasını temenni ediyoruz. Peki şimdi evde kalça ağrısına ve ettiğimizin çoğunuz evdeyiz evimizdeyiz evimizde olduğumuz zaman tabi insan hareket bir defa azalmış oluyor hareketi azaldığı için hep aynı şeylerle karşı karşıya olduğumuzu aynı şeyleri yaptığınız aynı ortamda yapacakmış bir takım stresli durumlarda söz konusu oluyor zaten dışarıda dış dünyada bizi tehdit eden bir unsur söz konusu. Onun verdiği bir stres var ve evde olmanın vermiş olduğu stres topu bire güneşinde tabi ki sıkıntılar baş gösterebiliyor, hatta gerginlikler ve öfkelenme der sinirlendiren çatışmalar kavgalar dahi olabilir. Peki bunların önüne geçebilmek için neler yapabiliriz kurumla ilgili size birkaç öneride bulunacağım ilk defa evet belki korona virüs salgını sebebi de biz evlerimize mahsur kaldık dışarı çıkmaya gayret ediyoruz ama bu fırsata çevirebiliriz, nasıl çevirebiliriz sevdiklerimizde sair zamanlarda çok yoğun otobüsün böyle sıkça bir araya gelmiyor. Çok uzun zamanlar böyle belki birçok arkadaşımız dostumuz aynısıyla belki uzun zamandır Bucak bu kadar birlikte zaman geçirmek durumunda kalmadı bu aslında bizim için bir fırsat. Ailemizde çocuklarımızla ikimiz de sevdiklerinizle birlikte olmanın bu özelliğini hissediyoruz her ne kadar bize. Corona virüs salgını bunu eş atmış olsa da biz bunu bir fırsata çevirebiliriz yani insanoğlu yaşamış olduğu her zaman ve zeminde ümidi kaybetmeden güzellikleri yaşayabilir paylaşalım ikincisi bu sevdiklerimizle bir arada olmanın güzelliğini yaşamaya kaynatılır ikincisi stresle mücadelede Sitesi azaltmada bazı yaklaşımlar var bunların başında müzik ve sanat gelir bu özellikle müzik dinlemek bildiğiniz gibi ve stresi azaltan bir aktivitedir birçok çalışma var bu konuda müzik dinlemenin kortizol gibi stres hormonlarını azaltarak insanlarda bir rahatlama yarattığınız stresin etkilerini insanlarda zayıflattığını ve bu yolla da immün sistemi bağışıklık sistemini güçlendirin çok iyi biliyoruz biz bu yönüyle müzik dinlemeyi her türlü bilimsel hastalıkta iskeleti hastalıkta tavsiye ediyoruz mesela kanser hastalarında müzik dinlemeden müzik aktivitelerini kanser hastasındaki yaşam süresini uzattı ile ilgili yayınlarım çalışmaları araştırma çok iyi bir o yüzden evde olduğunuzu süre içerisinde müzik dinlemenizi özellikle tavsiye 4 son zamanlara sosyal medyada o&nbsp;saçların çok güzel konserleri söz konusu oluyor bunları dinlemek Bunlar Seni sevdiğimiz müzikleri müzikleri dinlemek evdeki kayıtlarımıza ispat etmek son derece bir rahatlatıcı olacaktır bunun özellikle tavsiye ederim ama beraberlik şarkı söylemekte Hepimiz bir şekilde sevdiğiniz şarkılar vardırç Bu şarkıları söylüyoruz Evde ev halkıyla birlikte şarkılar sevdiğiniz şarkıları söylememiz Türkleri söylememiz de bizi rahatlatacak bir etkinliktir. Hatta şarkı söylemenin Emin sistemi çok güçlendirdiği mesela immünglobulin adetimiz antikor seviyesine yüzde 250 artırdığını çok iyi bir ama sonuçta bu müzik dinlemek ve müzik şarkı söylemek ne ofu günlerde belki yapacağımız en güzel ses ve mücadele aktivitelerinden birisi yine spor bu çok iyi biliyoruz spor dediğimiz zaman kompleks sporları kastetmiyoruz işte evde volta atar gibi yürümek bile aslında çok son derece stresi atman açısından önemli küçük böyle fazla yüklenmiş yüklenmeden küçücük hareketleri yapmak birtakım kaslarını çalıştırmak etmek ve sahibim bunlar ve son derece stresi azaltan aktivitelerdir bir nefes egzersizleri gevşeme egzersizleri bu özellikle söylüyorum günün belli saatlerinde sabah öğle akşam olabilir 10'ar dakikalık nefes ve gevşeme egzersizlerini sizlere tavsiye ediyorum stresi azaltma noktasında son derece etkili yaklaşımlar evet efendim bu öneriler ışığında İnşallah evde kal çağrısına hepimiz ziyaret ederiz. Bu kötü günlerin atlatırız ve sağlıklı bir şekilde yine bir arada oluruz. Ben de soğana bir ilave de bulunayım evde kal müzik çal İyi günler.</p>

adnan çoban,psikolog,psikiyatrist,online terapi,ergenlikte bağımlılık,travma,psikolojiktravma,travmatedavisi
Travma Sonrası Stres Bozukluğu Tedavi Edilmemesi Durumunda Kalıcı Hale Gelir mi?

<p>Travma sonrası stres bozukluğu müdahale edilmediği takdirde kronikleşen ve insan hayatını çok büyük sıkıntıya sokan bir psikiyatrik bozukluktur. Bedensel bir takım yakalarda başlayıp bütün zihinsel alanlara kadar birçok alanımızı etkiler. Mesela dikkat performansımızı düşürür, beraberinde unutkanlığa sebep olur, uyku kalitesi ve iştah kalitesi bozulabilir, kişinin beden sağlığı bozulabilir bir takım metabolik rahatsızlıklar gelişebilir. Yine depresyon alkol ve madde bağımlılığı ilerleyen dönemlerde bir takım daha derin psikiyatrik rahatsızlıklar da kronikleşmiş olan travma sonra stres bozukluğunda kendini gösterebilir. Tedavi edilmemiş travma sonrası stres bozukluğu insanın bedeninde bir takım bozulmalar yaratabilir, mesela ağrılar, sızılar, fibromiyalji gibi bir takım rahatsızlıklar bu travma sonra stres bozukluğu tedavi edilmediğinde karşımıza çıkabiliyor ruhsal durumu bozabilir işte depresyon gibi madde bağımlılıkları gibi birçok psikiyatrik rahatsızlığa zemin hazırlar. Yine korkular, kaygılar, endişeler, kişinin kaçınmalarını sebep olabilir sosyal performansını düşürebilir mesela "İş Özel Yaşam" dengesini bozabilir ki travma sonrası stres bozukluğu olan insanlarda en sık gördüğümüz şey emosyonel uyuşma, halsizlik, bitkinlik, yorgunluk, tükenmişlik&nbsp;ve sorumluluk alamama davranışıdır.&nbsp;En çok kendisini gösterdiği belirti budur. O yüzden travma sonra stres bozukluğunun bir an önce tedavi edilmesi ve kronikleşmesine izin verilmemesi gerekiyor.</p>

İnsan beyninin fonksiyonlarını bedensel, ruhsal ve zihinsel olarak üçe ayırabiliriz. Depresyonda insan beynini kimyasında bir bozulma söz konusu olduğu için, özellikle beynin sol ön bölgesinin, arka bölgesinin sol ön arka bölgesinin kimyasal düzensizliğinden dolayı kişide ruhsal zihinsel ve bedensel birtakım belirtiler ortaya çıkar. Ruhsal belirtiler daha çok mutlu olma ve hayattan zevk alma becerilerinin sekteye uğramasıyla karakterizedir. Yani kişi artık eskisi kadar hiçbir şeyden keyif alamıyordu. Hiçbir şeyden mutlu olamıyordu. Ve ruh iklimi sürekli kederden yana adeta bir kış mevsimini yaşıyor. Hiçbir zaman güneşi görmüyordur. Sabah kalktığı zaman bugün nasıl geçecek? Akşama kadar ben ne yapacağım? Şeklinde düşünüyordur. arkadaşlarıyla sevdiği dostlarıyla işte aile efradıyla bir araya geldiği zaman bile artık mutlu olamamaya başlamıştır. Bunun yanında kişide zevk alıcı bir takım etkinliklere karşı istek ve ilgi de kaybolmaya başlar. Yani kişi hayata karşı isteğini ve ilgisini de kaybetmiştir. Ayrıca bir gerginlik, endişe, korku hali de depresif durumlarda kendisini gösterebilir. Yani kişi Hayatın sonunun geldiğini, artık eskisi gibi mutlu olamayacağını, artık hayatın bir anlam taşımadığını düşünmeye başlar. Ve bu kişi de bir şiddetli gerginliğe, gerilime ve endişeye, korkuya yol açmaya başlayabilir. Yine depresyonda gördüğümüz en önemli belki de depresyonun varlığını bize gösterecek ilk belirtilerden birisi de aşırı gerginlik ve sinirlilik halidir. Kişi çevresindeki herkesi üzmeye başlar. Çok sevdiği insanlara tahammül edememeye başlar. Ev hanımları işte anneler çocuklarını tahammül edemeyip hatta bazen gelip hocam çocuklarım var ve onları tahammül edebilip arada bir canlarını yakıyorum diye ağlayan hastalarımız olmaktadır. Yani kişi çalıştığı iş yerinde çok yakın iletişimde olduğu kişilerle veya sosyal alanlarda mesela efendim trafikte öfkesini kontrol edememeye ve aşırı bir takım tepkiler vermeye başlar. İşte bu sinirlilik, gerginlik, endişe, korku, mutlu olamama, hayattan tat alamama, ilgi ve istekte azalma, depresyonun ruhsal belirtileri olarak karşımıza çıkmaktadır.