Elektrokonvulzif Tedavisi - EKT

Elektrokonvulzif tedavi (EKT), majör depresif bozukluk, manik epizod ve diğer ciddi mental bozuklukların tedavisinde kullanılan güvenilir ve etkin bir tedavi metodudur. Birçok klinisyen araştırmacı EKT’nin bir tedavi olarak oldukça az kullanıldığına inanmaktadır. Bunun en önemli nedeni EKT hakkındaki yanlış kanılar ve önyargılardır, bu da basın tarafından yayılan yanlış bilgilendirme ve tahrik edici yazılar nedeni ile körüklenmektedir.

EKT’nin yapılabilmesi için elektrik gerektiğinden ve uygulanan hastada kasılmalara yol açtığından birçok kişi, hasta ve hasta yakınları anlaşılabilir bir nedenle EKT’den korkmaktadırlar.

EKT uygulanan hastarın yaklaşık %70’i Bipolar I Bozukluk, %13’ü ise şizofrenik bozukluklu hastalardır. EKT’nin üç aşikâr endikasyonu; majör depresif bozukluk, manik epizod ve bazı durumlardaşizofrenidir.

EKT’nin birincil endikasyonu majör depresif bozukluktur. EKT medikasyona cevap vermeyen, medikasyonu tolere edemeyen, ağır veya psikotik semptomları olan akut özkıyım veya insan öldürme riski olan hastalarda düşünülmelidir.

EKT hem majör depresif bozuklukta hem de bipolar I bozukluktaki depresyonda etkilidir. Bununla birlikte psikotik özellikli majör depresif epizod sadece antidepresan tedaviye yanıt verdiği için EKT bu hastalarda daha çok birinci sıra tedavi olarak düşünülmelidir. Yaşlı hastalar EKT tedavisine genç hastalardan daha yavaş cevap verirler. EKT manik epizodların tedavisinde lityuma (Eskalith) en azından eşit hatta belki de üstün bir metoddur.

EKT kronik şizofrenide etkin olmamakla birlikte, şizofreninin belirli epizodlarının tedavisinde etkilidir. Belirgin pozitif semptomlara sahip, katatonik veya mizaç bulguları hakim olan şizofrenik hastalar EKT tedavisine en çok yanıt alınanlardır. EKT’nin bu hastalardaki etkinliği antipsikotiklerinkine eşittir.

EKT’nin epizodik psikozlar, atipik psikozlar, obsesif kompulsif bozuklukta ve deliryum, Parkinson hastalığının on-of fenomeninde, hipopitutiarism, inatçı nöbetler ve nöroleptik malign sendrom gibi tıbbi durumların tedavisinde yararlı olduğu bildirilmiştir.

Tedavi öncesi değerlendirme; Standart fizik muayene, nörolojik ve anestezi önerilerinde gerekli olan muayeneler ile tam bir tıbbi öyküyü içerecektir. Laboratuvar değerlendirilmesi; kan-idrar biokimyası, göğüs filmi ve EKG’yi içerecektir. Diş bakımı yetersiz ve yaşlı hastalarda, dişlerin durumunu değerlendirmek için diş muayenesi yapılmalıdır.

Trisiklik ve tetrasiklik ilaçların, MAOI, antipsikotiklerin EKT ile kullanılmasının genellikle kabul edilebilir olduğu düşünülür. Benzodiazepinler antikonvülzan etkileri nedeniyle kesilmelidir. Lityum, nöbeti uzatabileceğinden ve postiktal deliryuma yol açabileceğinden kesilmelidir. Klozapin geç ortaya çıkan nöbetlerin gelişmesine yol açabileceğinden kesilmelidir. EKT sırasında; Lidocaine (Xylocaine) nöbet eşiğini arttırabileceğinden verilmemelidir. Teofilinde kontraendikedir. Reserpin; EKT sırasında kardiyovasküler ve solunum sistemlerini tehlikeye sokabileceğinden kontraendikedir.

Hastalar tedavi öncesi 6 saat ağızdan hiçbirşey almamış olmalıdırlar. Tedavinin hemen öncesinde hastanın ağzı yabancı cisim ve dişleri açısından kontrol edilmelidir. Nöbet sırasında hastanın dilinin ve dişlerinin korunması için hastanın ağzına ısırma engeli sokulmalıdır. Muskarinik antikolinerjik ilaçlar, EKT öncesi asistoli ve bradikardinin engellenmesi, ağız ve solunum yolu sekresyonlarının azaltılması için uygulanır.

DOÇ. DR. ADNAN ÇOBAN

PSİKİYATRİST-PSİKOTERAPİST

İlaç Tedavisi

İçerik Güncelleniyor......