Endojen içsel ya da vücut işi kaynaklardan gelen anlamına gelir. Endojen depresyonleri. Depresif ruh hali. Endojen depresyon çeşitli ishal faktörlerden kaynaklanabilir. Endojen depresyon tedavileri için pek çok seçenek vardır. Depresyon tedavisinde etkili yöntemlerden biri de Transkaranyal Manyetik simülasyon te etkili olan tedaviye katkı sunan terapi yaklaşımlarından bir tanesim diğer terapisidir.
Endojen depresyon aslında günümüzde pek kullanılan bir tabir değildir. Depresyon birçok etkene bağlı olarak ortaya çıktığından genetik ve biyolojik etkenlerle oluşmuş, depresyonlara endojen depresyon adı verilmiştir. Endojen içsel ya da vücut işi kaynaklardan gelen anlamına gelir. Klinik olarak diğer depresyon çeşitlerinden pek bir farkı yoktur. En önemli fark reaktif depresyon ya da travmatik olaylardan sonra gelişen depresif durumlarda olduğu gibi çevresel bir etkenin olmamasıdır.
Endojen depresyon, serotoninnörrepinefrin ve dopamin gibi nörotranspiterların seviyesindeki değişikliklerle ilişkili bir depresyondur. Kişide günlük hayatında açıklanabilir bir sebep olmaksızın ciddi bir mutsuzluk, enerji kaybı ve ilgisizlik gelişir. Endojen depresyon belirtileri. Depresif ruh hali yani sürekli ve derin bir üzüntü, karamsarlık, boşluk ve umutsuzluk hissi, anhedoni adını verdiğimiz ilgi kaybı veya daha önce keyif alınan aktivitelerden zevk alamama hali. Ağır yorgunluk veya enerji kaybı, ya hiç uyumama ya da aşırı uyuma şeklinde uyku bozuklukları, aşırı yeme ya da iştahsızlık, zayıflama veya kilo alma şeklinde iştah değişiklikleri.
Durgunluk hareketlerde yavaşlama veya huzursuzluk gerçekçi olmayan aşırı suçluluk ve değersizlik düşünceleri odaklanma ve karar vermede güçlük intihar düşünceleri veya intihar girişimleri. Endojen depresyon çeşitli isha faktörlerden kaynaklanabilir. Bunlar kişinin genetik yapısı, beyin kimyasındaki dengesizlikler ve hormonal düzensizlikler gibi biyolojik faktörler olabilir. Genetik açıdan değerlendirirsek, endojen depresyonun genetik yatkınlığının yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Yakın akrabalarında depresyon olan kişilerde endojen depresyonun görülme olasılığı iki ila beş kat daha fazla olmaktadır.
Genetik çalışmalar beyin kimyasının düzenlenmesi ve duygusal tepkilerle ilgili bazı gen varyasyonlarını ortaya koymuştur. Bu genlerde endojen depresyonun altyapısını oluşturmaktadır. Beyinde iletişim, duygu durumu, motivasyon ve zevk alma gibi süreçlerde rol alan serotonin, norepinefrin ve dopamin gibi kimyasallar vardır. Bu kimyasalların dengesizlikleri de endojen depresyona sebep olabilir. Yine beynin belirli bölgelerindeki yapısal değişiklikler veya fonksiyon bozuklukları da depresyon riskini artırabilir. Örneğin beynin ön lobonun, sol yan arka bölümünün ve bellekten sorumlu olan hipokampusun aktivitesindeki anormallikler endojen depresyonla ilişkili bulunmuştur.
Bazı hormonal bozukluklarda endojen depresyonu tetikleyebilir. Örneğin hipotiroidizm gibi. Tiroid fonksiyon bozuklukları önemli depresyon sebeplerindendir.
Tiroid hormonları hem genel sağlık hem de duygu durum üzerine etkili hormonlardır menopoz, andropoz ve diğer yaşam dönemleri sırasında bazen hormonal değişiklikler olmaktadır. Bu hormonal değişiklikler de endojen depresyonu riskini artırabilmektedir. Endojen depresyon tedavileri için pek çok seçenek vardır. Endojen depresyon çoğunlukla içsel biyolojik faktörlerle ilişkili olduğundan, tedavi genellikle ilaç tedavisi ve psikoterapiyi içeren kapsamlı bir yaklaşım gerektirir. Endojen depresyonun tedavisinde üç ana hedefimiz vardır. Belirtileri hafifletmek, depresyona bağlı işlevsellik kaybını geri kazandırmak ve nüksü yani tekrarlamayı önlemek.
Endojen depresyonun tedavisinde ilaçlar depresif belirtileri hafifletmeye ve beyindeki nörotrans Peter dengesizliklerini kalıcı bir şekilde düzeltmeye yardımcı olurlar. Endoşen depresyon tedavisinde genellikle antidepresanlar kullanılır. Antidepresanlar serotoninnörrepinefrin ve dopamin gibi duygu durumundan sorumlu nörotransbiterların dengesini düzenlemek için çalışan ilaçlardır.
Ssralar yani seçici serotonin geri alım inbitörleri, esene ayylar yani serotonin nörre, nefrin geri alım inhibitörleri, frisktik antidepresanlar ve Moel inhibitörler yani monamin oksiz inhibitörleri dahil olmak üzere çeşitli türde antidepresanlar mevcuttur.
Bu antidepresanlar uyuşturucular gibi mutlulukla ilgili hormonları tüketerek değil, üretimine zemin hazırlayarak yardımcı olurlar. Örneğin serotonin geri alım inhibitörleri.
Serotoinin sinir boşluklarında daha uzun süre kalmalarını sağlayarak mevcut seratorinin daha iktisatlı kullanılmasına yardımcı olurlar. Böylece beyne zaman kazandırırlar. Vücut bir taraftan da serotonin üretmeye devam eder ve bir zaman sonra açık kapanmış ve kişi iyileşmiş olur. Endojen Depresyonun tedavisi aylarca sürebilir. Kullanılmaya başlandıktan iki hafta sonra kişinin şikayetlerine hafif bir gerileme başlar. Bir iki ay içerisinde de büyük oranda şikayetler azalır. Ancak beyindeki yapılanma aylarca sürdüğü için şikayetler geçmiş olsa bile tedaviye belli bir süre ki bunu psikiyatrilar değerlendirir. Ara vermeksizin devam etmek gerekir. Yine depresyon tedavisinde duygudurum düzenleyiciler olarak da bilinen bazı ilaçlar kullanılabilir. Bunlar ne yapıyor. Duygu durumu stabilize ederek.
Kişinin depresif faza kaymasını engellemeye çalışıyorlar. Atipik antipsikotikler de yani bunlar şizofreninde kullanılan bazı ilaçlar çok düşük dozlarda antidepresan etkiyi güçlendirmek için kullanılabilmektedir. Özellikle şiddetli depresyon durumlarında suçluluk değersizlik, çaresizlik düşüncelerinin çok yoğun olduğu vakalarda ve kişinin geçmişteki olumsuzluklarla aşırı meşgul olduğu durumlarda.
Küçük doz antipsikotikler tedaviye büyük katkı sağlayabilmektedirler. Psikiyatrilar böyle durumlarda antidepresanlara bir antipsiktikk ilacı da eklerler. Depresyon tedavisinde etkili yöntemlerden biri de transkayal manyetik sitimülasyon yani manyetik uyarım tedavisidir. Özellikle dirençli depresyonlarda yani birçok tedavi algoritmasına cevap vermeyen dirençli depresyonlarda transkranyel manyetik simülasyon tedavisi son derece etkili olmakta, tedaviye büyük bir katkı sunmaktadır. Tms beynin depresyonda işlevi bozulmuş bölgelerine manyetik dalgalarla uyarı vererek depresyon semptomlarını azaltmayı hedefler.
Özellikle dirençli depresyonda FDA onayı almış etkili bir yaklaşımdır. Dirençli depresyonlarda ilaç tedavisine TM tedavisi ilave edildiğinde tedavi başarısı yükselmektedir. Örneğin miişsel davranışçı terapiler.
Depresyona sebep olan negatif inanışlar üzerine yoğunlaşarak depresyonun düzelmesine, depresyonun tedavi olmasına katkı sunmaktadırlar. Yine depresyonun önemli sebeplerinden bir tanesi de depresyon gelişmesine zemin hazırlayan depresyonla ilgili endojen, depresyonla ilgili genlerin tetiklenmesine sebep olan geçmiş dönem travmalarıdır. Bu geçmiş dönem travmaları işlemlenmediği takdirde depresyonun kliniğini şiddetlendirmekte ve tedavi direncini artırmaktadır.
Depresyon tedavisinde etkili olan tedaviye katkı sunan terapi yaklaşımlarından bir tanesi de IMDR terapisidir. Imdr terapisi son yıllarda özellikle travma sonra stres bozukluğunda etkinliği kanıtlanmış bir terapi yöntemidir. Ancak son yıllarda endojen depresyon gibi diğer ruhsal hastalıkların tedavisinde de.
Etkili olduğu katkı sağladığı gösterilmiştir. Endojen depresyon genellikle biyolojik ve kimyasal temelli bir durum olsa da, depresyon semptomlarını kötüleştiren geçmiş travmalar, olumsuz yaşam deneyimleri veya derin duygusal yaralar da.
Etkili olmaktadır.
Travmatik olaylar depresyonun hem belirtilerini şiddetlendirmede hem de tedavisini güçleştirmektedir. O yüzden genel tedavi yaklaşımlarının yanı sıra.
Geçmiş travmaları iyileştirmeye yönelik YEM diğer terapileri de tedavi protokolüne eklenmelidir. Yemdr terapisi sadece geçmiş travmaların değil, depresyona bağlı olumsuz yaşantıların da işlemlenmesine katkı sunmaktadır. Depresyonun kendisi de kişiyi ruhsal açıdan örseleyen, acı veren ve engelleyen bir durum olduğu için depresyonun bizadi kendisi travmatik bir etki yaratabilmektedir. Bu durum bazen depresif kişilerde depresyona girme korkusu ya da depresyon fobisi şeklinde ortaya çıkabilmektedir.
DN diğer terapisi sadece geçmiş travmaları değil depresyona bağlı olumsuz yaşantıları da iyileştirerek tedaviye büyük bir katkı sunmaktadır. Bu bağlamda Yeendr terapisi depresyon belirtilerini hafifletmekte ve tedavi başarısını olumlu yönde etkilemektedir.